Bu Adamlar Çok Can Yaktı!

"Eğer yakalamasaydınız, Türkiye'nin cari açığını kapatacaktım."

Birkaç gün önce kendisini 'İstihbarat Binbaşı Barış Karaköse' olarak tanıtıp, evlenme vaadiyle kandırdığı 10 kadının 150 bin lirasını çarpan Ali Yaşar, karşısında polisleri görünce pişkin pişkin bu sözleri söyledi.

Sahte kamuflajı, kaşesi ve kimliğiyle Adana'da enselenen Ali Yaşar'ın ustaları sayılan yarım asır öncesinin meşhur 'kadın avcılarını' anlatayım size...

Hasan Çalışır'dan başlayalım.

'GÜZEL KADINLAR SAF OLUR'

Hasan, orta yaşlı eli yüzü düzgün dullara dadanmıştı. 'Canım, cicim, aşkım' diyerek kadınları avucunun içine alır, gözlerini boyayacak kadar para harcar, sonra da evlenme teklifi ederdi. Genellikle 'ziynet' üzerine çalışır; bazen nikâh-düğün masrafı, bazen de iş kuracağım diye topladığı altın ve çeşitli mücevherleri iç edip sırra kadem basardı.

Uyanık geçinen Hasan, yürüttüğü altınları tek tek farklı kuyumculara bozduruyordu. Ama 4-5 işten sonra mutlaka yakayı ele veriyordu. Yıl 1965, İstanbul'da, Hasan'ın iş gördüğü muhitlerde hepi topu kaç kuyumcu vardı ki...

Karakolda biraz dayak, oradan mahkemeye, üç-beş ay hapis, hoopp dışarı!
Hasan'a 6 bileziğini kaptıran Yıldız adındaki kadın, 'müstakbel eşi'ni elleri kelepçeli görünce, "Ben seni nasırlarından bile tanırım. Şimdi saçını böyle mi tarıyorsun? Hayallerimi yıktın" diye feryat figan etmişti.

Namlı dul avcısı, bir o kadar profesyonel bir o kadar da pişkindi: Ben dolandırıcı değilim. Güzel kadınların peşinden koşarım. Onlar da biraz saf olurlar.

HEM TEĞMEN HEM HAKİM HEM ATAŞE

İzmir'de kendini 'askeri hakim' olarak tanıtıp hepsi de öğretmen olan 24 kadını çarpan Ali Sevik (7 kişinin katili Çölovası Canavarı eşkıya Ali Şevik'le karıştırmayın), Aydınlı bir milyonerin kızını yine aynı yöntemle kandırmış, 

Kuyumcular Çarşısı'nda yakayı ele vermişti. Üzerinde teğmen üniforması olan Ali, nişanlısına “Ataşe oldum, Avrupa'ya gidip döndükten sonra evleniriz” diye kocaman bir palavra sıkmıştı.

30 DAVA KAZANAN SAHTE AVUKAT

Nuri Aydemir de Emniyet'in dosyası kabarık dolandırıcılarındandır. 'Sahte avukat' Nuri hem adliyede davalara giriyor hem de Ali Sevik gibi evlenme vaadiyle kandırdığı kadınların paralarını tırtıklıyordu.

30 davayı kazandığı ortaya çıkan ve 'Yuva kuralım' ayağıyla bir kadının 10 bin lirasını (Sene 1966, ekmek 2 lira) çarpan Nuri, yakalandığı zaman “Beni en fazla 3-6 ay hapse mahkum ederler. Bu da affa girer" diyerek, engin hukuk bilgisini göstermişti!

Kendini Vehbi Koç'un yeğeni olarak tanıtan sahte mühendis İsmet Sokullu...

Başkasının dokuma atölyesini kendininmiş gibi satan Şişgöbek Mustafa...

'Üfleyerek paranızı çoğaltacağım' diyerek düşürdüğü andavallıları çarpan Şeker Hafız...

İstanbul'a yeni gelenleri 'Size gemimde iş vereceğim' diyerek dolandıran 'çakma kaptan' Sarıyerli Lütfullah...

Onlar da bir başka yazıya...

(18 Mayıs 2016)